Ceza Hukuku Hizmeti

Ceza hukuku kapsamında ele alınan konular toplumsal yaşamın düzenlenmesinde yararlanılan kurallar bütünüdür. Toplumu yakından ilgilendirmesi nedeni ile toplumun temsilcisi kabul edilen savcılık makamı da ceza davaları ile ilgili konularda görev alan taraftır.

Ceza davası avukatları, alanında yetkinlik sahibi kişilerdir. Hukuk kuralları toplum nizamının sağlanmasında ihtiyaç hissedilen düzenlemeler için gerekli olan bir disiplindir. Hukukun kendine özgü bir dile sahip olması bu alanda uzman kişilerle birlikte yol almayı gerekli kılar. Bundan dolayı da avukatlara ihtiyaç duyulur.

Ceza davaları ile ilgili konularda görev alan taraflardan biri de iddia makamıdır. İddia makamı olarak adlandırılan taraf bu tür davalarda savcılık makamı olurken savunma makamını temsilen avukatlar görev alır. Ceza davalarını ilgilendiren konularda kişi hak kayıplarının önlenmesi açısından ihtiyaç duyulan danışmanlık için İstanbul ceza avukatı doğru bir adrestir.

Ceza hukuku ile ilgili olan davalarda işleyiş ve yaptırımlar diğer davalara oranla daha ağırdır. Bu davalar sonucunda hapis cezaları ya da ağır para cezaları söz konusu olabilmektedir. Bu tür davaları ilgilendiren suçların yalnız mağduru etkilemediği görülürken dolaylı yollardan da olsa toplum etkilenir.

Bazı durumlarda toplumun direkt etkilenmesi de söz konusu olurken toplumun temsilcisi olarak görevlendirilen savcılık makamı onun adına hakların korunması için görev yapar. Bundan dolayı da iddia makamı olarak adlandırılır.

Ceza davaları ile ilgili olarak savcılık makamının bir suç oluştuğunda harekete geçmesi kendiliğinden ya da şikâyete bağlı olarak gerçekleşebilir. Bu durumda hazırlanacak iddianameye karşılık sanık olarak adlandırılacak kişi ya da kişilerin savunulması zorunlu olur. Bu durumda da avukatlardan danışmanlık alınması gerekir.

Ceza Davaları

Ceza hukuku kapsamında yer alan ceza davaları yapıları gereği karmaşıktır. Bu tür davalara konu olan suçlarda etkilenen birçok tarafın olması davaların kapsamlı olarak görülmesini gerekli kılar. İddia makamı olarak tanımlanan savcılık bir suç oluştuğunda harekete geçer. Bu durumda da bir iddianame hazırlanır.

Ceza hukuku ile ilgili konularda kişiler bir davanın sanığı ya da mağduru olabilir. Her koşulda bir ceza davasına konu olan kişinin haklarının savunulması için avukatlık hizmeti gerekli olabilir. Bunda etkili olan unsur ise hukuk kurallarının uzmanlar tarafından daha iyi anlaşılabilmesidir.

Ceza davaları ile ilgili ortaya çıkan durumlarda hukukun bilimsel bir disiplin olmasından kaynaklanan terimlerin sık kullanılması kuralları anlamada bireysel çabaları yetersiz bırakabilir. Kişilerin hak kaybı yaşamaması adına neyle itham edildiklerini ve bunun sonucunda uygulanacak yaptırımları doğru anlaması zorunludur.

Ceza davaları uygulanırken savunma yapılacağı zaman da hukuk kurallarına uygun bir yol izlenmek zorunludur. Savcılık makamının iddianamesine istinaden mahkemenin taraflardan delil istemesi kaçınılmaz olur. Delillerin mahkemeye sunulması aşaması da başlı başına kapsamlı bir süreç olurken burada da hukuka uygunluk oldukça önemlidir. Aksi takdirde geçersiz delillerle savunma yapılamaz.

Ceza hukuku ile devlet toplumsal alanda ortaya çıkan düzensizliği ortadan kaldırmaya çalışır. Toplum düzeninde meydana gelecek bozulma tüm bireyleri doğrudan etkiler. Bu durumda da istenmeyen sonuçlar oluşur. Devletin görevi toplumsal hayatın istikrarlı bir biçimde sürdürülmesi olurken tüm kurumların da düzenli çalışmasını sağlamaktır.

Ceza davaları bu sebeple ortaya çıkan düzensizliklerin giderilmesi için birtakım kuralları uygulamak ister. Kanun koyucu suç olarak tanımladığı davranışlar karşısında bunu engellemek için yaptırımlar uygular. Herhangi bir suç işlendiğinde ve bir dava ile ilgili konu oluşturduğunda suçu işleyenlere karşı yaptırımlar uygulanır.

Bu yaptırımların oluşturulma nedeni suç işlenmeden önce önüne geçmek olurken suç işlendikten sonra da bir daha yapılmaması adına topluma örnek oluşturmaktır. Bu sebeplerle ceza davaları çeşitli suçlar karşısında görülür. Bu tür davalara konu olan kişilerin ise uzman avukatlar aracılığı ile savunulması hak kayıplarının önlenebilmesi adına lüzumludur. İstanbul avukat ile alınacak bir danışmanlık hizmeti kişilerin haklarını en doğru biçimde anlamaları açısından önem taşır.

Ağır Ceza Davaları

Ceza hukuku kapsamında ele alınan ağır ceza davaları kişiyi hürriyetinden mahrum edebilecek nitelikte davalardır. Bu sebeple de kişilerin hukuki bir desteğe gereksinimi olur. Ceza davalarının görüldüğü mahkemeler ağır ceza mahkemesi ya da asliye ceza mahkemesidir. Bu genel mahkemeler aracılığı ile görülen davalar dışında bazı özel mahkemelerin varlığından da söz etmek gerekir.

Ceza davaları ile ilgili olarak çocuk mahkemeleri ve çocuk ağır ceza mahkemeleri de özel mahkemeler kapsamında ele alınır. Bu tür davaların yaptırımları ağır olurken kişinin hürriyetinden mahrum bırakılması söz konusu olabilir.

Ceza hukuku ile ilgili en temel görev toplumsal yaşamda ortaya çıkan hayati değerlerin ihlalini suç olarak tanımlarken bu suça karşı uygulanması planlanan yaptırımları da tespit etmektir. Ceza davalarının tanımı için savcılık tarafından açılan ve şüpheli bulunan şahsın yargılanmasını amaç edinen kamu davaları olduğunu söylemek doğru olur.

Ceza hukuku toplum yaşamının düzenlenmesi için gerekli olan kurallar bütününü içinde barındırırken hukuk kurallarının varlığı toplumsal kaidelere bireylerin riayet etmesi için gereklidir. Toplumsal yaşam her insanın içinde var olduğu bir bütündür. Diğer bireylerle bir arada yaşamak zorunda olan insan bir düzen içerisine hareket etmek zorundadır.

Bundan dolayı da kurallara gereksinim duyulur. Hayatın her evresinde insanın bir suçun mağduru ya da faili olması söz konusu olabilirken bu durumda hukuk karşısında danışmanlık almaya ihtiyacı olur. Böyle bir durum hasıl olduğunda ise avukatlardan hizmet almak gerekebilir.

Ceza hukuku avukatları bu tür davalar konusunda zaman içerisinde deneyim kazanırlar. Avukatlar için herhangi bir branşlaşma söz konusu olmazken bir avukat her tür davada savunma makamı olarak görev yapabilir.

Ceza hukuku ise daha kapsamlı bir alan olması nedeni ile bu davalara giren avukatlarda zamanla bir deneyim oluşur. Bundan dolayı da belli bir alanda tecrübe sahibi olan avukatın savunma makamı olarak görevi daha iyi yerine getirmesi mümkün hale gelir.

Ceza Avukatı

Ceza hukuku ile ilgili olarak savunma makamında bir ceza avukatı aracılığı ile temsil edilmek hak kayıplarını engellemek açısından zaruridir. Ceza davalarında kişi bir suç işlediğinde karşılaşabileceği yaptırımlar hakkında fikir sahibi olmaz. Bunun için hukuki bir danışmanlık alınması kaçınılmaz olur. Böylelikle hakların öğrenilmesi de daha sağlıklı bir biçimde gerçekleşir.

• Ceza hukuku, devletin toplumsal nizamı sağlayabilmesi için ona kuralları aracılığı ile yardım eden bir hukuk dalıdır. Ceza davası açılacağı zaman bir iddianamenin hazırlanması gerekir. Bunu hazırlayacak olan ise savcılık makamıdır.
• Ceza davalarında, yetkili ve görevli ceza mahkemesine savcılık tarafından dava açılması gerekir. Savcılık şikâyet varsa şikâyete bağlı olarak şikâyet olmadığı durumlarda ise kendiliğinden bir iddianame hazırlar.
• Ceza davalarının sonucunda ortaya çıkabilecek yaptırımlar hakkında en doğru bilgiyi verecek olan bir ceza avukatı olur. Bundan dolayı da konusunda uzman ve alanında yetkinlik sahibi avukatlar aracılığı ile temsil edilmek kişi haklarının savunulması açısından önem taşır.
• Ceza hukuku söz konusu olduğunda birçok suçtan da bahsetmek yerinde olur. Bu suçlar işlendiğinde farklı yaptırımlara tabi olunurken her suçun bağlantılı olabileceği başka bir suç da bulunabilir. Bundan dolayı da ceza davalarının kapsamlı bir yapısı olduğundan söz edilir.
• Ceza hukuku ile ilgili olarak işlenebilecek suçlar arasında mala zarar verme, kişisel bilgileri kaydetme, yağma, tefecilik, uyuşturucu ticareti, özel yaşamın gizliliğini ihlal gibi konular yer alır. Bu tür suçların dışında da farklı suçlardan söz etmek mümkündür.
• Ceza davalarına yönelik bir suç işlendiğinde işlenen suçlara bağlı olarak görevli ve yetkili mahkemelerde dava açılır. Hukuk disiplini özel hukuk ve kamu hukuku adı altında ele alınır. Devlet hangi haksızlıkların suç sayılabileceğine ilişkin yetkiyi elinde bulunduran kurum olurken haksızlıklar karşısında ne tür yaptırımlar uygulanacağı konusunda yetki sahibi olan merci de kendisidir.
• Ceza hukuku ile ilgili konularda suç oluştuğunda suç işleyenle devlet arasında oluşan istemsiz bağdan söz etmek gerekir. Bu bağ ise bir dizi hukuki işlemi ortaya çıkarır. Ceza davaları ise bu süreçlerin ardından karşılaşılan yaptırımların uygulandığı hukuki süreçleri tanımlar.
• Ceza hukuku sürecini başlatan bir suç şüphesinin varlığı olurken toplum menfaatleri adına hareket eden devlet bu noktada devreye girer. Kamu adına görev yapan soruşturma ve kovuşturma makamlarını göreve davet eden de yine devlet olur.
• Ceza hukuku içerisinde yer alan tanımlardan biri de hükmün kesinleşmesi demektir. Bu durumda da hükmün devlet tarafından infazının gerçekleştirilmesi söz konusu olur. Kişilerin bu tür durumlarda karşılaşabilecekleri savunma ihtiyacı karşısında avukatlara ihtiyaçları olur.

Ceza hukuku konusunda uzmanlık sahibi avukatlarla yol almak daima mağduriyet yaşanmasını engellemek açısından önemlidir. Web site adresimiz ziyaret edildiğinde ceza davaları ile ilgili profesyonel bir danışmanlık almak mümkün olur.

Ağır Ceza Avukatı

Ceza hukuku söz konusu olduğunda ceza davası avukatlarına gereksinim duyulur. Bu avukatlar alanlarında tecrübe sahibi olmaları ile öne çıkarlarken bu tür davaların kapsamlı olması ve yaptırımlarının da ağır olması onlara duyulan ihtiyacı arttırır.

Ceza hukuku içerisinde devlet üstün olan taraf olarak adlandırılırken suç işleyen ise katlanan taraf olarak tanımlanır. Her bireyin suçu ispatlanana kadar kanunlar önünde eşit muamele görme hakkı vardır. Ayrıca her bireyin suçu ispatlanan kadar masum olduğu fikrinden hareket edilir.

Ceza hukuku ile ilgili davalarda bireyin suçsuz olduğunu ispatlaması zorunludur. Bu tür davalar için delil talebi ile karşılaşılır. Bundan dolayı da mahkemeye sunulacak delillere ihtiyaç olur. Delil olarak adlandırılan ve davanın seyrini olumlu ya da olumsuz yönde etkileyecek kanıtların ise hukuka uygun olarak elde edilmesi zorunludur.

Bu sebeplerle de ceza davalarında ceza davası avukatlarına gerek duyulur. Kişiler kendilerini savunma ya da hukuk karşısında suçsuz olduklarını ispat etme konusunda yalnız başlarına yol alamazlar. Her bireyin kanunlar önünde alanında deneyim sahibi avukatlar aracılığı ile temsil edilmesi hak kayıplarını önlemek açısından zorunludur.

Ceza hukuku da kapsamlı ve uzun süren davalara konu olan bir alandır. Bundan dolayı da kişilerin özgürlüklerinden mahrum olmamaları ya da hak kaybı yaşamamaları adına avukatlar tarafından temsil edilmeleri önemlidir.

Ceza davası açılmadan önce yaşanacak süreçlerde kavuşturma ve soruşturma evrelerinin karmaşık bir yapısı bulunur. Deneyimli bir avukatla temsil edilmeyen bireylerin istenilen sonuçları elde etmesi oldukça güç olurken haklarını savunma konusunda da zorluk yaşar.

Ceza hukuku içinde yer alan ceza davaları mahiyetine bakılmaksızın kamu davası olarak değerlendirilir. Ceza davası açılacağı zaman işlenen suçun niteliğine bakılır. Şikâyete bağlı suçlarda kendiliğinden dava açılamaz. Takibi şikâyete bağlı olmayan suçlarda ise savcılık direkt olarak iddianame hazırlayabilir. Bu tür suçlarda savcılık ihbar ya da şikâyete bağlı olarak ya da kendiliğinden delilleri toplar.

Ceza Hukuku Danışmanlık

Ceza hukuku içerisinde yer alan birçok suça ait yaptırımlar bulunur. Savcılığın hazırlayacağı iddianameye bağlı olarak ceza davası açılan mahkeme, iddianamede eksik yanlar bulduğunda 15 günlük süre içerisinde iddianameyi kabul ya da iade eder. Savcılığın bu iade kararına itiraz etme hakkı bulunur. Bazı durumlarda ise iddianameyi düzenler ve yeniden bir iddianame hazırlayarak mahkemeye başvurusunu yapar.

Ceza davası ile ilgili olarak savcılığın açtığı davada mahkeme iddianameyi kabul ettiği takdirde işlemleri yürürlüğe koyar. Duruşma günü ve saati belirlendikten sonra da taraflar çağırılır. Ceza davasının açılma süresi yapılacak işlemlerin içeriğine bağlı olarak değişir.

1. Ceza hukuku kapsamında açılacak ceza davalarında tanık sayısı, şikayetçi sayısı, ifade alma süreçleri, bilirkişi raporları ya da kurumlar arası yazışmalar gibi birçok etmen davanın açılma sürecinde etkili olur.
2. Bu süreci belirleyen unsur yapılacak işlemlerin fazlalığıdır. Bundan dolayı da ceza davalarının kısa sürede açılabilmesi ya da bu sürenin uzun olması mümkündür. Ceza davası ile ilgili olarak şikâyetten vazgeçme söz konusu olduğunda takibi şikâyet bağlı suçlarda davanın düşmesi söz konusu olur. Takibi şikâyete bağlı olmayan suçlar açısından ise kamu davası düşmez.
3. Ceza davası ile ilgili olarak bilinmesi gerekenlerden biri de takibi şikâyete bağlı olmayan suçlarda şikâyet geri alınmış olsa dahi savcılığın görevi sona ermez. Bu tür davaların sonucu kesinleşene kadar savcılık davayı kendiliğinden takip eder.
4. Ceza hukuku söz konusu olduğunda kamu davasının mecburiliği ilkesine göre hareket edilmek zorundadır. Bundan çıkarılacak sonuç ise savcılığın kamu davasını açmakla görevli olan taraf olmasının yanı sıra bu tür davalar sonuçlanana kadar onu takip etmekle yükümlü olduğudur.
5. Ceza hukuku devreye girdiğinde ceza davaları aracılığı ile suçluların yargılanması mümkün olurken bazı suçlar açısından arabuluculuk müessesesinden de yararlanılır. Arabuluculuktan yararlanılacağı zaman Asliye Ceza Mahkemesi yetkisindeki suçlar söz konusu olur.

Ceza hukuku kapsamında birçok suça istinaden dava açılabilir. Mahkeme karşısında kişilerin kendilerini avukatsız olarak da savunması mümkün olurken bu durum onlar açısından hak kaybına yol açar. Kişilerin ekonomik gücü olmadığında mahkemeye dilekçe verilerek baronun tayin edeceği avukatların hukuki yardımına da başvurulabilmektedir.

Ceza davalarının süresi dava dosyasının kapsamı ile doğrudan ilişkilidir. Ceza davaları soruşturma, kovuşturma, istinaf ve temyiz aşamalarından oluşan davalardır. Bu tür davalar açısından zamanaşımı kavramı da geçerli olurken dava zamanaşımı ve ceza zamanaşımı süreleri geçerlidir.

Ceza hukuku oldukça geniş bir alanı ilgilendiren suçlara istinaden oluşturulan kurallar bütününü içine alır. Ağır Ceza Mahkemesinin görevine giren ceza davalarından söz etmek gerektiğinde ise bazı başlıklar şunlardır:

• Yağma
• Kasten adam öldürme
• Taksirle ölüme sebep olma
• Rüşvet
• Zimmet
• Nitelikli dolandırıcılık
• Hileli, iflas
• Resmî belgede sahtecilik
• Anayasal düzene karşı işlenen suçlar

Ceza hukuku ile ilgili olarak Asliye Ceza Mahkemesinin görevine giren bazı ceza davaları ise şunlardır:

• Vergi kaçakçılığı
• İhaleye fesat karıştırma
• Kasten yaralama
• Cinsel saldırı
• Şantaj
• Tehdit
• Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma
• Hakaret
• Hırsızlık
• Mala zarar verme
• Güveni kötüye kullanma
• Basit dolandırıcılık
• Cinsel taciz

Ceza hukuku ile ilgili birçok suça istinaden çeşitli mahkemelerde davalar görülürken yaptırımlar da ağır olabilmektedir. Bundan dolayı da hukuki danışmanlık almak isabetli bir karar olur. İstanbul avukat olarak kişilerin yaşayabilecekleri hak kayıplarını önlemek açısından deneyimleri ile öne çıkar. Ceza hukuku suçta ve cezada kanunilik ilkesine göre hareket eder. Bunun yanı sıra suçta ve cezada kusur ilkesi de yararlandığı en önemli dayanaklardır.

Suç ve karşılığında uygulanan yaptırımlar kanunlara uygun olarak belirlenmek zorundadır. Bundan dolayı da ceza hukuku bu ilkeler doğrultusunda hareket eder. Ceza davalarının kapsamlı olması ve uzun sürmesi en önemli özellikleri arasında yer alır. Bu nedenlerle de kişilerin mağduriyetinin önüne geçilmesi adına kanuni temsilcilere ihtiyaç duyulur.